G-ÜNLÜk

Sevgili G-ÜNLÜk

Dilim yorgun, kalemim kırık.. İntihale gebedir yorgunluğum. Dış sesin “gir içeri”  uyarısı yankılanırken ahlak mahzenimde ve yaşanmışlıklar saç diplerimden çekiştirip dururken, neyedir çabam bilemedim…”Aşk yoksa aramakta mı yok” der ya üstad, bir dış ses de ona lazımdır zannımca…Yorgunum, çoooook yorgunum üstad konuşsun benim adıma…

Dün “canım” olan yarın “düşmanım” olmaz benim…Yaşananların hatırı hep saklı kalır Hatırları sorulur selamları hep alınır.”SİLDİKLERİM” vardır bir de ! Onlar yanlışlarım ve pişmanlıklarımdır Adları anılmaz hatırları sorulmaz sadece beddualarımdır…Vicdanla birlikte… “ŞEREF” ararım ben sevdiklerimde..Her zaman doğru değildir elbet seçimlerim… Zaman gelir “ŞEREFSİZLERİ” de severim…Her yerde gözüm kulağım vardır benim “Eksik söylemek yalan söylemek değildir !” mantığındaki, beni değil kendini kandırır yalnızca…Bilmezden gelişlerim aptala yatışlarım Kaybetme korkumdan değil karşımdakilerin yalan söyleme potansiyellerine olan merakımdandır…”inkar” olmaz benim hayatımda… Yaşananı “YAŞANMAMIŞ” saymam Sayanlarıda SAYMAM…Kelimelere sığmaz SAYFALAR SÜRER BENİ ANLATMAK..Ama ne kadar anlatılırsa anlatılsın; YAŞAYAN BİLİR BENİ… YAŞAMAYAN ANLAMAZ…Ağırdır sevmelerim Her “YÜREK” taşıyamaz… Büyüktür umutlarım Her “OMUZ” kaldıramaz…

Canımın ağrıdığı tarih: 10.09.2010

Bir yanıt yazın